BATI İÇİN İNSANLIK SADECE KOBAY MI?

BATI İÇİN İNSANLIK SADECE KOBAY MI?
Korona Virüsü dünyada can almaya devam ederken bunun insanlığın başına Allah’ın bir tekdiri olarak düşünenler gün geçtikçe artıyor. Peki, bu görüşler sizce ne kadar doğru? Bu iddianın temel dayanağı var mı?
Geçtiğimiz hafta Fransa’da iki doktor ne demişti: Cochin Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nden Jean Paul Mira, “Provoke etmek adına soruyorum, acaba bu çalışma maske olmayan, tedavi olmayan, yoğun bakım ünitesi bulunmayan Afrika’da denenebilir mi? Daha önce de mesela AIDS hastalığı tedavi çalışmaları için hayat kadınları üzerinde denemeler yapılmıştı.” Dediğinde onun karşısındaki; Fransız Ulusal Sağlık ve Tıbbi Araştırmalar Enstitüsü (Inserm) Direktörü Locht, “Evet, siz haklısınız, aynı zamanda biz de bu çalışmayı Afrika’da yapmayı düşünüyoruz. Bu ve bunun gibi çalışmaları ciddi bir şekilde Afrika’da yapmayı düşünüyoruz.”
1998 yılında Fransa Eski Cumhurbaşkanı François Mitterand Le Figaro gazetesine verdiği demeçte: 1994 te başlayan ve yıllarca süren Hutu ve Tusi’leri Belçika’yla birbirine düşürdükleri ve sonucunda bir milyon iki yüzbin insanın ölümüne neden olan Ruanda katliamları için ne demişti. “O ülkelerde bir soykırım yaşanması o kadar da önemli bir şey değil” diyerek o kadar insanın ölmesinin normal karşılanması gerektiğini söylemişti. Zira onlar dünyanın en centilmen insanıydı ve onlar için insan canının kıymeti sadece onlardan olmasıyla bağlantılıydı.
1990 da başlayan Körfez Savaşında Batılı güçlerin Irak topraklarında kullandığı silahlar yeni nesil savaş gereçlerinin yeni nesil savaşlarda denenmesi olarak lanse edilmişti. Irak’a kimin hangi silahları sattığını hatırlamakta fayda var sanırım:
Fransa: Nükleer teknoloji, havadan havaya atılan füzeler, su üstü gemilerine karşı kullanılan torpidolar, tanksavar güdümlü mermiler, uçaksavar füzeleri, savaş uçakları, zırhlı muharebe araçları.
Rusya: Füzeler, füze rampaları, savaş uçakları, kara hedeflerine taarruz uçakları, zırhlı personel taşıyıcılar, ana muharebe tankları.
İtalya: Biyolojik ve kimyasal harp teknolojisi, su üstü gemilere karşı kullanılan torpidolar, gemiden gemiye atılan füzeler.
ABD: Biyolojik ve NBC harp teknolojisi.
İngiltere ve Belçika: Yer altı karargahları. Uçaklar, tanklar ve personel için yeraltı koruma sığınaklarının inşaası.
Batı Almanya: Nükleer teknoloji, biyolojik ve kimyasal harp teknolojisi.
‘Önce bir ülkeye nasıl silah satılacağını test eden batı sonra da bu ülkeye karşı son teknolji silahların nasıl üstün geldiğini öğrenmek için savaşa girdi’ dersek acaba yanlış bir teşhis mi koymuş oluruz.
Tabi ki tüm bunların öncesinde Vitetnam’a yerleşmek için, bir ulusu ayırıp ikiye bölen ve bunları bir birine düşürünce farklı bölgelerden o topraklara giriş yapan batıyı unutmamak gerek.
İkinci Dünya Savaşında; ‘Barış götürmek için atom bombası’ kullanan ve bugün bile insanların sakat doğmasına sebep olan Batı dünyası Atom Bombasının yaptırım gücünü yine insanları kullanarak öğrenmiş oldu.
Evet, Sanayi Devrimlerinden bu yana olan Batu Tarihini ele alıp bu örnekleri çoğaltabiliriz. İşte ondan sonra aklımıza şu sorular gelebilir:
Acaba Batı insanlığı, özellikle de kendinden olmayanı Kobay olarak mı görüyor? Bu bakış açısı hiç değişmez mi?
Fatih KAPLAN
-
Fatih Kaplan: Erbaa Kaymakamı Demirayak’a Erbaa Minnettar Olacak
-
İma Sanat Akademi’den Bir İlk Daha
-
Niksarlı Yazar Dilek Aslan Tetik İkinci Kitabı Fidan’la Okurlarıyla Buluştu
-
Yeniden Refah Partisi’nden Erbaa Çıkarması
-
Karagöllü’nün: Tokat’a İhanet Olarak Nitelediği Alan İmara Açıldı
-
Tokat Belediyesi Yağmur Suyu Hatlarını Tamamlıyor
YORUM BIRAK
YORUMLAR
HABER LİSTESİ
-
01
Fatih Kaplan: Erbaa Kaymakamı Demirayak’a Erbaa Minnettar OlacakDevlet adamları vardır yaptıklarıyla bir şehrin hafızasında yer edinir. İyi veya kötü mutlaka ama mutlaka bir şekilde anılır. Bilim insanları vardır yine şehirlerin ve milletlerin hafızasında yerleri olur. Erbaa Kaymakamı İsmail Altan Demirayak’ta Erbaa’da göreve başladığı günden bugüne kadar ki performansıyla şehrin takdirini kazanan devlet adamlarından birisi olarak kendine yer bulacaktır. Kapısına gidildiğinde ardına kadar […] -
02
İma Sanat Akademi’den Bir İlk Daha2019 yılından bu zamana kadar birçok tiyatro oyunu ile sahneleri şenlendiren İMA SANAT AKADEMİ, yine bir ilke imza atarak tiyatro sezonunu açıyor. Moliere’nin yazmış olduğu ve Merve ALICI’nın yönetmenliğini üstlendiği “SİCİLYALI YAHUT RESİMLİ MUHABBET” adlı oyunla 24 Eylül Pazar akşamı saat 19.30’da Ahmet Yenihan Kongre ve Kültür merkezinde seyirci önüne çıkıyor. Oyun ile ilgili düşüncelerine […] -
03
Niksarlı Yazar Dilek Aslan Tetik İkinci Kitabı Fidan’la Okurlarıyla BuluştuTokat Niksar’da büyüyen değerli bir kalem, Dilek Arslan Tetik 2. Kitabı olan; ‘FİDAN’ ın tanıtımını Yusuf Ziya Leblebici sunumuyla 17 Eylül 2023 pazar günü Nazım Hikmet Kültür Merkezinde, şiir dinletisi, söyleşi ve Dilek hanımın kızı Elif Ada Tetik’in gitar resitali ve Dost Candaşı bağlama dinletisi ile gerçekleşti. Yoğun bir katılımın görüldüğü tanıtım gününde, katılımcıların içinde […] -
04
Yeniden Refah Partisi’nden Erbaa ÇıkarmasıYerel seçimlere az bir zaman kalan meydanlar ısınmaya başlarken son dönemde adından çokça söz ettiren ve resmi Yargıtay kayıtlarına göre üye sayısını en çok artıran siyasi parti olarak bilinen Yeniden Refah Partisi teşkilatları yerel seçimler için sahaya indi. Yeniden Refah Partisi Tokat İl Başkanı Mustafa Eraslan, Tokat Kadın Kolları Başkanı Gülsüm Çarkçıoğlu, Tokat Teşkilatı Kadın […] -
05
Karagöllü’nün: Tokat’a İhanet Olarak Nitelediği Alan İmara Açıldıİyi Parti Tokat İl Başkanı Hakan Karagöllü, geçtiğimiz günlerde bir basın açıklaması yaparak Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu’nun imara açmayı düşündüğü alanın heyelan bölgesi olduğunu belirterek yapılacak çalışmaya; ‘Tokat’a ve Tokatlılara ihanettir…’ sözleriyle tepki göstermişti. Ayrıca yapılan imar değişikliği toplantısında red oyu veren Ak Partili meclis üyesinin istifa ettirildiğini, yapılan jeoloji çalışmasının; ‘Tokat’ın yağış almadığı […]